PODCAST

23 Haziran 2014 Pazartesi

Gizliajans - Alper Canıgüz




Yeni bir Türk edebiyatı/romanı/anlatısı şekilleniyor yavaş yavaş. Dizi senaryolarında bile görmek mümkün. Bu şekillenmenin hamurunu da absürdlük yoğuruyor. Batı edebiyatında Beckett, Ionesco, Gombrowicz vs. ile çoktan popüler hale gelen bir tür. Hala da sıkı takipçileri var. Türkiye'deki mihmandarlarından biri, belki de ilki Alper Canıgüz desem, kimse karşı çıkmaz herhalde. Gizliajans da İletişim'den çıkan üçüncü kitabı. 
Tuvalette, otobüste, kamp çadırında, vapur beklerken, öğle tatilinde... her yerde mazeretsiz şekilde okunabilecek, çekirdek gibi bir kitap. Eğlenceli kitaplar genelde hafif bulunur, hor görülür; siz bu safsatayı bir kenara bırakın. Evlenilecek kadınla eğlenilecek kadın da birbirinden farklı değil zaten. Bunlar mesnetsiz laflar. Bildiğinizi okuyun derim. Renkli olduğu kadar yeri geldiğinde de tokat gibi yüzünüzde şaklayan Gizliajans, şu bölümüyle kalbinizi çalacaktır inancındayım: 


"-Hepsi yalandı yani öyle mi?
-Benim sana söylediğim yalanların hiçbir önemi yok Musa, kendine söylediklerinin yanında.
-Aşka inanmıyor musun Sanem?
-Sadece aptallar aşka inanır.
-Emin misin?
-Tabi ki eminim.
-Sadece aptallar emin olur. "