Büyük Saat - Turgut Uyar

Sönük, göze batmayan, gözden kaçmış bir hayat hikayesi var Turgut Uyar’ın. Subaydır. Ailesinin isteği üzerine erken yaşta evlenir, üç çocuk büyütür. Daha sonra eşinden de askeriyeden de ayrılır ve İstanbul’a yerleşir. Cemal Süreya’nın eşi Tomris Uyar ile mektuplaşarak başladığı flört, evliliğe dönüşür. Favori şairlerimden değil fakat büyük şairlerimizden saymak gerekir. Seveni çok.

Andres Fava'nın Güncesi - Julio Cortazar

Neruda ne demişti: “Daha önce hiç Cortazar okumamış olmak, hiç şeftali tatmamış olmak gibidir.” Baş yapıtı Sek Sek’ten sonra Andres Fava’nın Güncesi gelir. Adı günce fakat hem şiir hem nesir. Diğer kitapları gibi girift, kat kat. 100 küsür sayfalık, küçük bir mücevher.

Ahlaksızlar - Ken Bruen

Ken Bruen İrlanda’nın yüz akı yazarlarından. Hayat hikayesi iştah açıcı. Metafizik doktorası yapmış, 25 yılını Afrika, Güney Asya, Japonya ve Güney Amerika’da İngilizce öğretmenliği yaparak geçirmiş. Bir ara Brezilya’da hapse düşmüş. Edgar Allen Poe ödülü dahil pek çok prestijli ödüle layık görülmüş.  Olaylardan çok karaktere abanan polisiyeler yazar.

Avrupa Güneşinin Doğduğu Yere Yolculuk (İstanbul ve Anadolu'da Batılı Gezginler) - Enis Batur

Hazırlayanın Enis Batur olduğu bir kitap her dönem için ve herkes için nimettir. Yazarlığı kadar belki yazarlığından da fazla okurluğuyla kıymet kazanmış biri. Başlıktan da anlaşılacağı üzere kitap, Batılı gezginlerin Anadolu ve İstanbul seyahatlerinin seçkisi. Jan Potocki, Flaubert, Nerval, Le Corbusier, Michel Butor gibi afili isimler bu seçkideki isimlerden bazıları.

Ölümlülük, Ölümsüzlük ve Diğer Hayat Stratejileri - Zygmunt Bauman

Yahudi asıllı İngiliz sosyolog ve filozof. En çok ses getiren yazıları Holocaust üzerinedir. Ülkemizde de okuyucu bulmuş olacak ki on küsür kitabı tercüme edilmiş. Ölümlülük, Ölümsüzlük ve Diğer Hayat Stratejileri sadece felsefe severler değil sosyoloji, teoloji ve antropolojiye merak duyanlar için de iyi bir seçenek olabilir. Pek kaba bir özet olacak ama kitabın etrafında döndüğü ana fikir, insanın ölümsüzlük çabası.

Bir Vefa Daha (Of Not Being A Jew) - İsmet Özel

İsmet Özel bana kalırsa Türk dilinin yaşayan en büyük şairi. Gençliğinden bu yana tarihle, siyasetle fazlaca ilgili olmuş. Kitaplar, makaleler tercüme etmiş; bir o kadarını kendi yazmış. Eskinin solcusu şimdinin muhafazakarı diye hakir görülenlerden. Halbuki ‘dava’dan dönmek bazen kendi doğru yolunu bulmak olur. İsmet Özel’in samimiyetinden zerre şüphem yok. Kavgacı, uzlaşmaz, hırçın adamları severim. Sevginin sahtesi olur da nefretin olmaz. Fakat İsmet Özel’in savundukları birçoğu gibi bana da akıldışı geliyor. Şairliğine ise dil uzatanların alnını karışlarlar.

Karanlıkların Efendisi - Ernesto Sabato

Ernesto Sabato 1911 doğumlu bir Arjantinli. Fizik okur, üzerine doktora yapar ancak yazarlığı seçer. Siyasi görüşlerini açıkça beyan eden, fikirlerinin arkasında duran, elini taşın altına koyan biri. CONADEP’in kurucularından (Arjantin’deki cunta yönetimi sırasında kaybolan insanları bulmak için kurulmuş bir örgüt. Bizdeki Cumartesi Anneleri de bu örgütten esinlenir. Onlar da Perşembe toplanırlarmış). Birbirinden güzel romanlar yazmıştır. Ülke edebiyatının son klasik yazarlarından kabul edilir.

Gönderen: Enis Batur - Enis Batur

Ülkemizdeki has entellektüellerden Enis Batur’un bilmediği, yazmadığı yoktur. Gönderen: Enis Batur ise yazarın postacılık üzerine şahsi bir monografisidir. Sanıldığı gibi yazarın aldığı yahut gönderdiği mektuplardan oluşmuyor. Sel Yayıncılık’tan çıktı, bulmak pek zor olmasa gerek. Kapak tasarımı nefis.

Batı'ya Yön Veren Metinler - Alev Alatlı

                                         

Alev Alatlı dudak uçuklatan bir kariyerin sahibi. Liseyi Tokyo'da, üniversiteyi ODTÜ'de (ekonomi), yüksek lisansı Amerika'da (felsefe) okudu. Ankara Devlet Planlama Teşkilatı'ında ekonomi uzmanı olarak, California Üniversitesi'nde ruhsal dilbilim araştırma görevlisi olarak çalıştı. Epey yazdı, okudu. İlk defa Valla Kurda Yedirdin Beni'yi okumuş, vurulmuştum. Batı'ya Yöne Veren Metinler, Alev Alatlı'nın derlediği, Kapadokya Meslek Yüksekokulu'nun katkı verdiği, dört ciltlik, 1800 küsür sayfalık bir tuğla. Türk düşünce tarihine bırakılmış bir mihenk taşı.

Hakan Albayrak Kitabı - Hakan Albayrak

Şair, gazeteci, yazar. Bir zamanlar Nihat Genç ile beraber Çete diye bir dergide yazıyorlardı. Güzel zamanlardı. Azınlıktayken mazlum, vicdanlı, cesur bir adamdı. Onların takım palazlanmaya başlayınca hemen herkes gibi o da zalimleşti ve her zalim gibi korkaklaştı. Şiirleri bile okunmaz hale geldi. Önceden vicdanlı ve aklı başında herkesin göğsünü kabartan bir adamdı, şimdi aynı insanlar o konuşurken onun adına utanıyorlar. Mazlum edebiyatını tüketti, kırıntılarından medet umuyor. Dondurma bittiğinde çubuğunu yalayanlar gibi. Bu kitap o güzel zamanlarda yazılmış, sıkı bir kitaptı. Vadi Yayınları bastı, bulmak zor.

Şengül Hamamı - Engin Ardıç

Galatasaray Liseli. Boğaziçi Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdi ve "geçmişine ve halkına olan borcunu ödeyebilmek amacıyla, adam olmadı, gazeteci oldu". 90’ların başı kariyerinin zirvesiydi. Köşe yazılarının okunduğu yıllar. O zamanlar Playmen’de bile yazıyor. O sayıları bulabilirseniz kıymetini bilin derim. Hiçbir zaman herkesin sevgilisi olmadı. Sivri dilli, hırçın ve patavatsız bir adam. Bir zamanlar Star’da çıkar, günün önemli olaylarını yorumlardı. Sivas Katliamı’nda Aziz Nesin’i suçlu bulduğunu söylemişti. Haklı olduğu davayı bile birilerine saldırarak savunmaya çalışması peşinde kimseyi bırakmadı. Şimdi ardına düşenler, ömrü hayatında tek kitap okumamış avamın oluşturduğu yığındır. “Olaya bir de şuradan bakalım” demeye getirip, hep zalimle empati yapan bir herif. Yine de kibrinden yanına yaklaşılamayan, sözümona duyarlı, aydın güruhuna yeğlerim. Daha cesur, tutarlı ve içten bulurum.

Go Kitabı - Richard Bozulich

Çin kökenli kadim bir oyun Go. Yunanların lokumu sahiplenmesi gibi Japonlar da Go’yu sahiplenmek gayretindeler. Çok başarısız da sayılmazlar. Ününün artmasında Trevenian’ın Şibumi’sinin payı büyük kanımca. Nicholai Hel’i tanıyıp da mağaracılığa, Go’ya merak salmamak mümkün değil. Richard Bozulich’in yazdığı bu Go Kitabı bildiğim kadarıyla ülkemizde bu oyun hakkındaki ilk kitap.

Gün Ortası Karanlık - Arthur Koestler

Macar asıllı İngiliz yazar. Aşkenaz’dır. 13.Kabile isimli kitabında (ilginç bir kitaptır) Aşkenazların Hazar Türkleri olduğunu iddia eder. Ne kadar doğrudur bilmem ama beni ikna etti. Uzun zaman komünizme sempati duyar sonra Komünist Parti’ye katılır. Çok kısa süre sonra hayal kırıklığına uğrar ve partiden ayrılır. İlerleyen yıllarda hastalıklarla boğuşur. Parkinson yazmasını güçleştirir, kanser sonrası yaşamak iyice çekilmez olunca karısı ile beraber intihar eder. Karısı, onsuz hayatı göğüslemeye korktuğunu yazar. Gün Ortasında Karanlık, yazarın tüm hayal kırıklığı ve kasvetini yansıtan, sert bir kitap.

Kurşunkalem Portreler - Enis Batur

1952, Eskişehir doğumlu, yazar, şair, yayıncı, okur. Türkiye’nin belki de en çalışkan yazarı. Yazdıkları, boyunca olmuştur. Gerçek manada bir entellektüeldir. En az bir kitabını okumayan çok şey kaybeder. “Mahşer kalabalığından ayrılmış tenha bir kavim” den seçtiği 44 kişinin portresi bu kitap: Kurşunkalem Portreler.    

Hay bin Yakzan - İbn Sina / İbn Tufeyl

İslam’da alegorik anlatım Hristiyanlığa kıyasla pek revaçta sayılmaz. 11. yüzyılda yaşayan İbn Sina, Huneyn bin İshak’ın 9. yüzyılda Yunanca’dan çevirdiği Salaman ve Absal öyküsünden (bu öykü uzun zaman kimsenin dikkati çekmez) pek etkilenir. Benzerini yazmaya koyulur ve Hay bin Yakzan (Diri oğlu uyanık) ortaya çıkar.

Tanrı'nın Tarihi - Karen Armstrong

1944 doğumlu bir İngiliz. Katolik bir rahibe olarak yedi sene geçirdikten sonra edebiyat okumaya karar verir. İlerleyen yıllarda BBC için bir belgesel hazırlar. Aziz Paul’un hayatı hakkındadır. 1993 yılında magnum opus’u olan Tanrı’nın Tarihi’ni yazdı. 2002 yılında da İslam peygamberi Muhammed’in hayatı hakkında bir kitap yazdı. Kendisini ‘freelance monotheist’ olarak nitelendiriyor.

Beş Parasızdım ve kadın Çok Güzeldi - Derviş Şentekin

Gazeteci Derviş Şentekin yazmış, Kırmızı Kedi Yayınevi basmış. Kabul etmeliyim ki isim ve kapak tasarımı insanı çekiyor. Kitabı alanların birçoğu da buna kapılıyor. Bulmak kolay, her yerde var. Ne yazık ki oldukça sıradan bir roman. Kötü mizah anlayışı, gerçekçi olmayan diyaloglar, sıradan tespitler ve yersiz siyasi saptamalar. Büyük hayal kırıklığı oldu benim için.

Dilin Kökeni - Merritt Ruhlen

Merritt Ruhlen, 1944 doğumlu, Amerikalı dilbilimci. Doktorasını Stanford’da verir, Santa Fe Üniversitesi enstitü müdürlüğü görevini sürdürüyor. Bundan yirmi yıl öncesine kadar her dil ailesinin kendi atası olduğu düşünülüyordu. Şimdilerdeyse tüm dillerin ortak bir atası olduğu teorisi daha çok kabul görüyor. Ruhlen de tek ve ortak dilden dallanan diğer diller teorisini savunanlardan.

Dr.Jeykll ve Mr.Hyde - Robert Louis Stevenson

Robert Louis Stevenson roman gibi hayat yaşayanlardan. 1850, Edinburgh doğumlu. Çocukluğunda, dönemin diğer yazarları gibi o da hastalıklarla boğuştu. Küçükten kitap tutkunuydu. Hukuk okudu. Aşık oldu, kızı en yakın arkadaşına kaptırdı. Sonra bir başkasına aşık oldu. Onun da adı Fanny’dir. İki çocuklu bir duldu. Stevenson babasıyla sık kavga etmeye başladı. Onun istediği gibi bir evlat değildi. Para kazanmıyordu. Evi terk etti, Amerika’ya gitti. Fanny ile de evlendi. Define Adası’nı yazdı. Onu Dr.Jeykll ve Mr.Hyde izledi. Birkaç yıl sonra verem oldu, sanatoryumda yattı. Akabinde kiraladığı yatla Atlas ve Pasifik’i gezdi. 1890’da Samoa’ ya yerleştiler. 4 sene sonra öldü.

Şifalı Otlar Kitabı - İlhan Berk

Behçet Necatigil, İlhan Berk için “şiirimizin uç beyi” diyor. Antolojileri, şiirleri, düz yazıları, tuhaf merakları, çalışkanlığı ve beyefendiliğiyle bu ünvanı hak ediyordu. Savunduğu sınırların yok olmaya yüz tutan güzelliklerinden birini anıyor Şifalı Otlar Kitabı’nda. Arda’s diye bir yayınevinden çıkmıştı ilkin, daha sonra Yapı Kredi bastı. Bende ikisi de var ama Yapı Kredi baskısını tavsiye ederim. İsmine kanıp bir alternatif tıp kitabı sanmayasınız, öyle bir iddiası olmadığı gibi tıbbın alternatifi de yoktur.

Ova Alev Alev - Juan Rulfo

Juan Rulfo. 1917 Meksika doğumlu. Tek romanı Pedro Paramo. Cervantes Ödülü’ne layık görüldü. Ova Alev Alev ise tek öykü kitabı. Doğan Kitap’tan çıktı. Son zamanlarda gördüğüm en iyi kitap ve kapak tasarımı. Geray Gençer yapmış. Yeni İhap Hulusi demek belki iddialı olacak ama çizdikleri öyle sıyrılıyor ki diğerlerinden.

Giritli Türklerin Mutfağından Ot ve Sebze - Mustafa Tunçgenç & Şerife Tunçgenç

Açılışı bir Giritli fıkrasıyla yapalım:

Bir gün adamın bahçesine Giritliyle iki ineği girmişler. Karısı hemen koşup adama haber vermiş:

- Bey, Bey! Bahçede birileri var, ne yapam?

- Kimdir? Nedir?

- Bir Giritliyle iki ineği

- Giritliye söyle defolsun gitsin, ineklere dokunma bırak otlansınlar.

İstanbul Arka Sokak Lezzetleri - Ansel Mullins & Yigal Schleifer

Son zamanlarda birileri bize ‘herkesin bilmediği’, ‘herkesin duymadığı’, ‘saklı’, ‘gizli’ yerleri işaret ediyor. Her şeyin daha göz önünde olduğu, her şeye ulaşmanın kolaylaştığı, bir şeylerin gizli kalmasının pek mümkün olmadığı bu zamanlarda nafile bir uğraş. İstanbul Arka Sokak Lezzetleri de İstanbul’un sözümona salaş, gözden kaçan yerlerinin peşinde

Blöfçünün Rehberi Müzik - Peter Gammond

Kitabı Tempo dergisi ek olarak vermişti yıllar evvel. Yazarın ismi bile yazmıyor kapakta. Ben söyleyim: Peter Gammond. Blöfçünün Rehberi serisi 26 kitaptan oluşuyor. Serinin en parlak kitaplarından biri de Blöfçünün Rehberi Müzik. Arka kapak kitabı tanıtmada eksiksik: Blöfçünün ilkesi: İçtenlik her şeydir. Bunu taklit edebilirsen kazanırsın.”

Bir İktisatçı Gazete Okuyor - Murat Çokgezen

Siyaset ya da siyasi tarihle ilgili herkes günün birinde siyasi durumun iktisattan bağımsız değerlendirilemeyeceğini ve anlaşılamayacağını fark edecektir. Fakat matematiğin sosyal bilimlere girdiği sahaları anlamaya çalışmaktan herkes biraz uzak durur. Belki konunun karmaşıklığından belki de hakkıyla anlatanı bulmak zor olduğundan. ‘Amatörler için iktisata giriş kitabı’ gibi görerek okudum Bir İktisatçı Gazete Okuyor’u.

Başlangıçtan Bugüne Beyit ~ Mısra Antolojisi - İlhan Berk

İlhan Berk. Şuaranın ermişi. Gerçek bir beyefendi. Nazik, görgülü, ağırbaşlı. Sadece şiirleri değil, düz yazıları ve çevirileri de edebiyatımızın yüz akı. Ne yazsa okunur. Başlangıçtan Bugüne Beyit ~ Mısra Antolojisi nefis antolojilerinden biri. Özellikle "Ben şiir sevmem" diyenlere, ilaç niyetine.

Uygarlığın Huzursuzluğu - Sigmund Freud

İnsan davranışlarında bastırılmış cinsel ve agresif içgüdülerin oynadığı büyük rolü keşfetmesi sebebiyle büyük öneme sahiptir. Bu, sadece psikiyatri alanında önemli ilerlemelere yol açmamış, normal insana ilişkin algının da tümüyle değişmesine yol açmıştır. On Dokuzuncu yüzyılın iyimserliğini, endişeli bir yalnızlığa dönüştürenler içinde belki de en önemlisidir. Hazretin son yazıları bireyden çok toplumla ve onun kültürü, davranışları, karakteri ile ilgilidir. Ölmeden dokuz sene evvel yazdığı Uygarlığın Huzursuzluğu da toplum ve onun kültür sorunlarıyla ilgilidir.

Kırmızı Kahverengi Defter - Nilgün Marmara

Nilgün Marmara, Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü'nde okudu, Sylvia Plath üzerine incelemeler yaptı, çeşitli dergilerde şiirleri yayımlandı. 1987’de 29 yaşındayken intihar etti. Cemal Süreya ölümünün ardından onun için "Bu dünyayı başka bir dünyanın bekleme odası gibi görüyordu" demişti. Hayatının kuru anlatımı böyle. Günlüğü intiharından sonra yayınlandı: Kırmızı Kahverengi Defter.

Hayali Cemaatler - Benedict Anderson

Benedict Anderson, Cornell Üniversitesi Asya Araştırmaları Bölümü profesörüdür.Milliyetçiliğin doğuşuna Fransız İhtilali’ni kaynak göstermeyen ilk kişilerden. Sırf bu yüzden bile dikkate değer. Üstüne üstlük iyi bir yazar. Çoğu araştırmacı sıkıcı, soğuk bir dille yazıyorken bu, okuyucu için bir şans.

Doğaçlama - Derek Bailey

Derek Bailey 1930 doğumlu, İngiliz bir gitarist. İlk başta geleneksel cazla ilgilenir fakat sonradan serbest doğaçlamaya merak salar. Akranlarından oldukça farklı bir müzisyen. Tek başına verdiği doğaçlama konserlerden birinin videosunu izlemeden, tanımaya başlamanız olanaksız. Yaptığı iş kolay değil. Doğaçlamayı müzikal hokkabazlık, kestirme bir yol olarak gören bunca insana ciddiyetini kanıtlamak istiyor. Hayatını doğaçlamaya bağışlamış bu beyefendi belki de bu yüzden çalmakla yetinmemiş, heybesindekileri kağıda da dökmüş. Müziği eğlence değil ciddi bir uğraş olarak görenler, hele hele doğaçlamaya ilgi duyanların mutlaka okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.

Kaptan Gemide Kaçak Yolcu Var - Ali Teoman, Ayfer Tunç, Cem Akaş, Enis Batur, İbrahim Yıldırım, Murat Gülsoy, Murat Yalçın

Sel Yayıncılık’ın Geceyarısı Kitapları’na vurgun olduğumdan aldığım bir kitaptı Kaptan Gemide Kaçak Yolcu Var. Yazar kadrosu kalabalık: Ali Teoman, Ayfer Tunç, Cem Akaş, Enis Batur, İbrahim Yıldırım, Murat Gülsoy, Murat Yalçın. Bir gazete haberinden yola çıkmışlar: “Dokuz yaşındaki Tahir ve 11 yaşındaki ablası Fehime, zengin Amerikalı ve İsraillilerin tatil yaptığı lüks gemiye gizlice bindi. İki kafadar 16 gün boyunca Akdeniz’i gezdi.”

20.Yüzyılda Sanat - Adnan Çoker, İlhan Usmanbaş, Ferit Edgü, Uğur Tanyeli, Barış Pirhasan, Enis Batur, Işıl Kasapoğlu

Yazar listesi kalabalık bir kitap. Tek tek tanıtmaya kalkışmayacağım; bu isimleri tanımayan böyle bir kitap aramıyordur zaten. Sel Yayıncılık, Geceyarısı Kitapları’ndan yine. Adnan Çoker, İlhan Usmanbaş, Ferit Edgü, Uğur Tanyeli, Barış Pirhasan, Enis Batur ve Işıl Kasapoğlu’nun sohbetinin yazıya dökülmüş halidir kitap. Mevzu belli: Şimdiki Sanat.

Surat Buruşturmalık 52 Metin - Münir Göle

Münir Göle. Fotoğraf sanatçısı, çevirmen, yazar. Borges çevirileriyle tanıdım ben. Sonra romanlarını fark ettim. Sarı Zarf ve Uzak Bir Gölge’yi okudum, pek içimi açmadı. Sel Yayıncılık’ın Geceyarısı Kitapları’na düşkünlüğümden aldım, okudum Surat Buruşturmalık 52 Metin’i. Serinin en iyi kitabını okumuşum meğer.

Öküz'lemeler - Ece Ayhan

Ece Ayhan sıradışı şairlerimizden. Yazdıkları genele hitap edenlerden değil. Kendi adıma bana da hitap etmediğini söyleyebilirim ama düz yazılarını beğenirim. Zehir gibi çalışan bir kafa. Öküz Kültür Sanat Servisi’nin Ece Ayhan ile yaptığı bir röportaj aslında Öküz’lemeler. Sel Yayıncılık, Geceyarısı Kitapları’ndan.

Aforistika ya da Özdeyişler - Hulki Aktunç

Hulki Aktunç'un şiir, roman ve öykülerinin sıkı takipçisi sayılmam fakat önceden de yazdığım gibi kitap müptelalığına ve okurluğuna hayranım. Aforistika ya da Özdeyişler beyefendinin aforizmalarından oluşan, tek gecede okunacak türden bir kitap. Sel Yayıncılık'tan çıktı, Geceyarısı Kitapları adı altında. Çok da hoş bir seridir. Bulması pek kolay değil (çok zor da sayılmaz).

Erken İç Asya Tarihi - Denis Sinor

Denis Sinor, Indiana Üniversitesi, Orta Avrasya Çalışmaları, Orta Asya Çalışmaları Bölümü profesörlerindendi. Üç sene evvel vefat etti. Romanya’da doğdu, Macaristan ve İsviçre’de büyüdü. İkinci Dünya Savaşı sırasında Fransız direnişçilerle beraberdi. İngilizce, Macarca, Rusça, Fransızca ve Almanca’yı iyi derecede konuşurdu. Ural Dilleri hakkında bir kitap yazacak kadar konuya hakimdi. Onlarca kitap ve makalede imzası var. Ezcümleü, Orta Asya tarihinde dünyanın en önemli isimlerinden biri. Bizdeki ilk ve tek kitabı şimdilik Erken İç Asya Tarihi.

Okuma Günlüğü - Alberto Manguel

Arjantin doğumlu yazar, editör, çevirmen. Gianni Guadalupi ile beraber yazdığı enfes sözlükle nam saldı (Hayali Yerler Sözlüğü). Sıkı bir okur. Öyle ki ondan daha çok kitap okumuş, ondan daha çok kitap sevmiş biri yoktur belki. Öğrencilik yıllarında Borges’le tanışır. Ona kitap okuma şerefine nail olur.Okuma Günlüğü böyle bir fanatiğin okuma notlarının külliyatıdır.

Küçük Şeylerin Tanrısı - Arunhdati Roy

Arundhati Roy, 1961, Hindistan. Anne Malay-Suriye karışımı bir Hristiyan, baba Bengalli bir Hindu. Roy henüz iki yaşındayken boşanırlar.  Annesi ile yaşamaya başlar, mimarlık okur ancak mesleğini sevmez. 1984’te film yapımcısı Pradip Krishen ile tanışır ve meşhur filmi Massey Sahib’te rolü kapar. Tahmin edebileceğiniz gibi daha sonra Krishen ile evlenirler. Sonra onlar da boşanır. 1996’da Küçük Şeylerin Tanrısı’nı yazar ve artık yazar olarak da bir şöhrettir.

Çin Tarihi - Ray Huang

Ray Huang (1918-2000) İkinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrası Milliyetçi Çin Ordusu’nda küçük rütbeli bir subay. Sonradan doktora için Amerika’ya geliyor (Michigan Üniversitesi). Daha sonra 16 yıl ders veriyor bu ülkede. Çin Tarihi ile ilgili nitelikli kitap bulmanın çok zor olduğu Türkçe’de bulunmaz bir nimet bu kitap. Dünya nüfusunun çeyreğini oluşturan, hiçbir zaman resmi bir ‘semavi’ dini olmayan, bin yıllardır aynı toprakları muhafaza edebilen, köklü bir kültürün vârisi olan ve hakkında bilinenlerin çoğu kulaktan dolma bilgilerden ibaret bu ülkenin tarihini öğrenmek için atılacak sağlam bir ilk adım bu kitabı okumak.

Osmanlı Mutfak Sözlüğü - Priscilla Mary Işın

Priscilla Mary Işın kendi biyografisini şöyle yazmış: “1951 yılında İngiltere’nin Nottingham şehrinde doğdu.  1973 yılında Türkiye’ye yerleşti. İstanbul’da oturuyor. İki kızı var. 1983′de Türk mutfak tarihine merak sardı. O zamandan beri araştırıp yazıyor.” Yemek kültürü ile pek çok konuda okumuş, yazmış, yayınlamış. Pek az akademisyenimizin bu hanım kadar yazmışlığı, okumuşluğu vardır. Bir de Meyve Mirası Projesi vardır. Türkiye’nin zengin meyve çeşitliliğini kaydetmek, korumak ve gelecek nesillere aktarmayı hedefliyorlar. ‘Duyarlılığını’ Facebook’ta durum güncellemesi ile paylaşanlardan değil.

1939’dan Günümüze Yazılı Kaynaklarda Yemek Kültürü Terimleri Sözlüğü - Nergis Ulu

Mutfak Sanatları Akademisi 2004 yılında kurulan bir aşçılık okulu. Ülkede bir benzeri yok. Gerçek bir akademi gibi davranıp sadece zanaat öğretmiyorlar aynı zamanda ona ait kültürü de aşılamaya gayret ediyorlar. Bu yüzden konularıyla ilgili 5000 küsür kitaplık bir kütüphaneleri var. Az sayıda nadir eser de ihtiva ediyor. Ziyaret etmek isteyenler internet sitelerinden bilgi alabilir. Okul bir de kitap çıkardı geçtiğimiz sene: 1939’dan Günümüze Yazılı Kaynaklarda Yemek Kültürü Terimleri Sözlüğü.

Türk Kültüründe Ağaç Kültü - Pervin Ergun

Pervin Ergun, ülkenin çeşitli fakültelerinde Türk Dili okutmanı olarak görev yapmış. Çok parlak bir kariyeri yok. Yayınladığı makalelere bakarsak ortalama Türk akademisyeninin az üzerinde. Ancak kabul etmeliyim ki Türk Kültüründe Ağaç Kültü gibi ciddi çaba ve sebat isteyen bir çalışmayı yapmak pek de Türk akademisyeninin harcı değildir.

Dr. Morea'nun Adası - Herbert George Wells

Herbert George Wells. 1866 - 1946. İngiliz. Bilimkurgunun babalarından. Bizdeki karşılığı Celal Şengör olsa gerek. Sinema endüstrisi başka hiçbir edebiyatçının ekmeğini böylesine iştahla yememiştir. Zaman Makinası'ndan Görünmeyen Adam İstanbulda'ya; Kayıp Ruhlar Adası'ndan Dünyalar Savaşı'na onlarca film onun heybesinden çıkmadır.  Bir dönem Charles Darwin'in yakın arkadaşı Thomas Huxley ile biyoloji çalışma fırsatı bulmuş. İngiliz sosyalist cemiyetlerinden belki de en meşhuru olanı Fabian Society'nin üyesi. Kariyerindeki bu iki nokta kitaplarının iskeletini oluşturur. Dr.Moreau'nun Adası'nı 1986'ya yazmış.