PODCAST

14 Haziran 2014 Cumartesi

Devlet - Platon



Platon'u da Devlet'ini de cümle alem duymuştur, malumu ilan etmeye kalkışmayacağım. Henüz okumayanları yüreklendirmektir maksadım. İş Bankası'ndan çıktı, Mehmat Ali Cimcoz ve Sabahattin Eyüboğlu çevirdi. 

Evrenin yaratılışı, ahlak, toplumsal düzen gibi konularla ilgili merak edilenleri açıklamada mitlerin yetmemeye başlaması Yunanlar için M.Ö.600'e rastlar. Platon da tanrıları işe karıştırmadan, kendine göre (hocası merhum Sokrates'ı da konuşturur) ideal bir devlet tasarlar. Bu devlet modeli yüzyıllarca tartışılmış, hala da tartışılır. Bana göre (ben kim oluyorsam işte) hem sevimsiz hem de gerçekdışı bir tasarı bu. Fakat kitabı sadece bir devlet tasarısı olarak düşünmeyiniz. 10 bölümden oluşur; sanat, eğitim sistemi, adalet sistemi, yasa koyucular, yöneticiler ve daha fazlasını konu edinir. Meşhur mağara alegorisi de bu kitapta. Oldukça şaşırtıcı satırlar var. Sanat dost ve düşmana kötülük veren bir şey olarak görülür misal. Orwell'in 1984'ü kadar ürkütücü geldi bana. Favori bölümüm Adeimantos ve Glaukon'un katıldığı tartışmadır. Bir şehir kurduklarını hayal ederler ve şunu sorarlar: Doğruluk ve yanlışlık sitenin neresinde çıkar? Cevapta hemfikirdirler: Alışverişte. Zevkle okunacak bir akıl yürütme. 

Kitap ve yazarını en çok Hristiyanlar sahiplenmiş. Özellikle Augustinus'un hamiliği yazarını bambaşka bir konuma getirdi. Daha sonra da Müslümanlar sahiplendiler. Mağara alegorisi ve idea üzerine düşünüldü. Farabi, Molla Sadra, İşrakiliğin kurucusu Şihabeddin Sühreverdî İslam ile Platonculuğun sentezine soyunanlardan bazılarıdır. Hristiyan çileciler bile Platon'dan bir şeyler devşirmişlerdir. Din felsefesiyle uğraşanlar ıskalamaması gereken bir kitap. Tane tane, basit bir dili var. Özetleriyle yetinmeyin.