Behçet Necatigil, İlhan
Berk için “şiirimizin uç beyi” diyor.
Antolojileri, şiirleri, düz yazıları, tuhaf merakları, çalışkanlığı ve
beyefendiliğiyle bu ünvanı hak ediyordu. Savunduğu sınırların yok olmaya yüz
tutan güzelliklerinden birini anıyor Şifalı
Otlar Kitabı’nda. Arda’s diye bir
yayınevinden çıkmıştı ilkin, daha sonra Yapı
Kredi bastı. Bende ikisi de var ama Yapı
Kredi baskısını tavsiye ederim. İsmine kanıp bir alternatif tıp kitabı
sanmayasınız, öyle bir iddiası olmadığı gibi tıbbın alternatifi de yoktur.
İlk başta şifalı otlar ve
meyveler tanıtılıyor. Bazı bitki illustrasyonları
da var. Sonrasında okuma parçaları eklenmiş: Bitkilerin yaratılış hikmetleri,
kuvvet macunları, baharat çeşitleri, II.
Abdülhamid’in hazırlattığı şifalı
otlar kitabından bazı örnekler, Fatih
çağı mutfak defterindeki bitkiler... Akademik bir çalışma olduğunu söyleyemem;
daha çok şiirsel bir doğa tasviri diyebilirim. Yumuşak, insanı çeken bir üslubu
var. Sıkmıyor. Pekçoklarının ismini bile bilmediği güzellikler var içinde. Bunları
öğrenmek, unutmamak, aktarmak boyun borcu olmalı. Sahaflarda bulunur ancak.
Elma: ...dal üstünde al yanak oğlan...
Ihlamur: ... ağırbaşlı, sakin, alımlı ağaçlar soyundandır...
İğde: ... eti un gibi beyaz ve som. Güzelim beyaz çiçekleri kar
taneleri gibi kısa sürede hemen yok olup meyveye dururlar.
Soğan: ...acı sözlü...
Dereotu: ... sevgi, incelik simgesidir.